• Skip to main content
  • Birinci sidebar'a geç

BAHÇEVAN

Arşiv >> Nisan 2002

Nisan yazısı + Mor salkım – Vizyon Dekorasyon

Fenerbahçe’de Piramit Alışveriş Merkezi’ne giderken yolun sol tarafında eski beyaz bir bina vardır. Döneminin önemli Art Nouveau örneklerindendir. Alt katındaki dört mevsimi tasvir eden seramik panolar mükemmeldir. Ama esasında evin önemini arttıran, dış cephesini saran ağaçlaşmış ihtiyar mor salkımdır. Bebek Yokuşu’ndaki o malum manolyayı bir ilkbahar şöleni gibi seyretmeye gidenler, bu evi de bu ay mutlaka gidip görsünler.

morsalkim

Mor salkım (Wisteria sinensis) sarmaşığı aslında çok arsız bir bitkidir. Tutunacak bir destek bulduğunda birkaç senede Monet tablolarındaki empresyonist hissi verebilir. (Monet’nin de aslında bahçıvan olduğunu biliyorsunuz herhalde. Yolunuz Fransa’da onun yaptığı Giverny Bahçesi’ne düşerse esas gösteriyi orada görün siz!..) Mor salkım hızlı gelişir, toprak seçimi yoktur. Killi, kireçli, asitli, bakım yapılabilecek her yerde gelişir.

Bu arada bu bitkinin Türkiye’de pek kullanılmayan bir yetiştirilme şekli de var. Otobanlardaki dik şevlerde yer örtücü gibi de kullanılıyorlar. Düşünsenize asfaltın yanındaki üzerine basılamayacak alanlarda mor kokulu bir gösteri, biraz da egzoz dumanı!!! Hiç merak etmeyin, mor salkım hava kirliliğine de dayanıyor. Zaten Kışın yaprakları dökülüyor. Zedelense bile bir sene sonra tertemiz, yemyeşil tekrar büyüyecek.
1950 – 60’lı modern yapılarda, dümdüz çimlerin üzerindeki metal konstrüksiyonlar heykel gibi kullanılıp mor salkımlarla sardırılmış, sahte ağaççıklar yaratılmış. Günümüzde Uzakdoğu’da pek çok parkta örnekleri var. Mor salkım zaten tipik bir Uzakdoğu bitkisi. İlginç parfümü de cabası.

sarisalkim

Mor salkımın beyaz türü de var. Sarısı yok ama bu çiçeğe çok benzeyen değişik bir ağaç doğada var. İsmi Laburnum x watereri. Müthiş zehirli, İngilizler çok meraklı buna. Metal tellerle, ağacı yetişirken pergola gibi büküyorlar. Ama mor salkım daha havalı. Çünkü bu çiçekler daha uzun. Mor salkımın budanması da özel. Yaza doğru çiçekler geçtikten sonra yapılıyor. (E herhalde amaaan demeyin, bir sürü bahçıvan var zamanından önce budamaya bayılan!)

Mor salkımı ölmüş ya da tipini beğenmediğiniz bir ağaca da sardırabilirsiniz. Zavallımın dalları o kadar ağır değil, bir zarar veremez. Aksine daha da mutlu yükselir. Deneyin. Sarmaşığı çok sevdiniz, yeriniz de çok güneşli ama yazın yaprak görmek istemiyorum diyorsanız mor salkımla birlikte Clematis de dikebilirsiniz. Yapamam derseniz çağırın ben gelir yardım ederim. O da zarif bir sarmaşık. Pardon size tutunabilir miyim demesine, mor salkım hanıma tutunup serpilecek, yazın çeşitli zamanlarında çiçeklerini açacak.

Dekorasyonda ‘wisteria’ motifi diye biliniyor. Porselenlerde çok çeşitli örnekleri var. (Annem çok sever.) Ben Tiffany’nin zamanında yaptığı mor salkımlı vitraylara bayılıyorum. Yeni, etrafta satılan replika gece lambaları da güzel ama hiç biri sözünü ettiğim gerçeklerine benzemiyor. Şu minimalist akımdan bir kurtulalım, bakın bu motif ne moda olacak görün, bu çocuk demişti dersiniz.

Nisan ayında yapılacaklar:
•Yeni mevsimlik fideleri bu ay sonuna doğru dikebilirsiniz. “Daha gece kırağı yağışları bitmedi. Yaz çiçekleri de sıcaklık sever, olmaz dayanamıyorum.” diyorsanız saksıya dikip camekanda bekletin, sonra bahçeye dikersiniz.
•Sulamaya önem gösterin. Az da olsa yağmur yağdı, gerek yok demeyin; siz sulamanızı yapın. İlkbaharda açması bitmiş çiçekli çalı ya da ağaçlarınız (mimoza, manolya, leylak, forsithia gibi) varsa istediğiniz gibi budama yapın.
•Çitlerin düzensiz gelişen yeni sürgünlerini kesebilirsiniz. İlkbaharda açan mevsimlik çiçeklerin geçen yapraklarını temizlemeden önce, çoğaltmak için söküp ayırabilirsiniz.
•Bahçenizde balık havuzları varsa yemlemeye başlayın. Sularını da fazla yosundan temizleyebilirsiniz.
•Çimlere 15 -15 -15 ya da benzeri bir çim gübresi verin. Yabani ot kontrolüne devam. Sakın toprakta bırakmayın, hemen çoğalırlar.
•Çamlara ve asitli toprak seven bitkilere özel kimyasal gübre serpin. Asla hayvansal olanlarını kullanmayın, bu bitkilerde zararlı. Mesela karayemiş ya da manolyanızın yaprakları sarardıysa (dökülme hariç) anlayın ki bir sorun var. Kükürt serpmek de bir çözüm ama tercihiniz gübre olsun.
•Çamların dibinde çim yetiştirmeye uğraşmayın, yonca dikin. Sakın dip kısımları bol bol çapalamayın; çamlar ve manolyalar köklerinin havalandırılmasını hiç sevmez. Bir de gereksiz yere budanmayı!..

Murat Pilevneli.

Nisan 1, 2002 · Henüz yorum yok Kategori: Yazilarim

Birincil kenar çubuğu

MURAT PİLEVNELİ Hakkında

Murat Pilevneli Hakkında

Arşiv

  • Mayıs 2010
  • Mart 2008
  • Ocak 2008
  • Aralık 2007
  • Kasım 2007
  • Ekim 2007
  • Eylül 2007
  • Ağustos 2007
  • Temmuz 2007
  • Haziran 2007
  • Mayıs 2007
  • Nisan 2007
  • Mart 2007
  • Şubat 2007
  • Ocak 2007
  • Aralık 2006
  • Kasım 2006
  • Ekim 2006
  • Eylül 2006
  • Ağustos 2006
  • Temmuz 2006
  • Haziran 2006
  • Mayıs 2006
  • Nisan 2006
  • Aralık 2003
  • Kasım 2003
  • Ağustos 2003
  • Temmuz 2003
  • Haziran 2003
  • Mayıs 2003
  • Nisan 2003
  • Mart 2003
  • Şubat 2003
  • Ocak 2003
  • Haziran 2002
  • Nisan 2002
  • Şubat 2002
  • Haziran 2001
  • Mart 2001
  • Şubat 2001
  • Kasım 2000
  • Ocak 2000
  • Aralık 1999
  • Kasım 1999
  • Ekim 1999
  • Eylül 1999
  • Haziran 1999
  • Mayıs 1999
  • Nisan 1999
  • Mart 1999
  • Şubat 1999
  • Ocak 1999
  • Aralık 1998
  • Kasım 1998
  • Ekim 1998
  • Eylül 1998
  • Ağustos 1998
  • Temmuz 1998
  • Haziran 1998
  • Mayıs 1998
  • Nisan 1998
  • Mart 1998
  • Mayıs 1997

COPYRIGHT © 2023 · Murat Pilevneli