Kategoriler
Yazilarim

Van Gogh’a saygı. Ayçiçeği – Helianthus Annuus

Şu aralar, güneyde meydana gelen orman yangınları beni en çok üzen durum. Bilinçli, bilinçsiz orasını bilemem ama sonuç, felaket!. Yolda, otobanlar’da, kenarındaki bitkilere doğru sigara izamaritlerini düşüncesizce atan insanların verdikleri zararları gördükçe bu konu aklıma gelidi. Bu arada, benzin istasyonlarında, pompaların yanında şuursuzca sigara yakan dangalaklar hala yaşıyormuş! Tatsız bir olaydı, facianın eşiğinden döndüm…
Bugün annem, babam ellerinde koca birer demet ayçiçekleryle geldiler, o mükemmel çiçekler kesildikten sonra hemen suya konmalıymış, aksi taktirde hemen bozuluyormuş. Umarım babam, bunlardan güzel bir resim yapar ve bana verir!…

Trakya da sanayi bölgelerinde, yangınları bir ölçüde azaltmak için, bina etraflarına ekonomik değeri çok yüksek o ayçiçekleri dikiliyormuş…

Ayçiçekleri

Şimdi tam zamanı oralarda her yer sapsarı…

Ayçiçeği

Latince ismi Helianthus Annuus. Türkiye’de, günedöndü, günebakan gibi isimleri de var. Nedendir bilinmez bizdeki ismi ayçiçeği, ama İngilizce karşılığı güneş çiçeği… Karamsar mıyız ne?

Çiçekler güneşlenen insanlar gibi, tam güneşten faydalanmak için sabahtan akşama kadar ışığın geldiği yöne kafasını çeviriyor, akşam olunca da başı öne eğip, kibar kibar dinleniyorlar.

Ayçiçeği

Kırmızı ayçiçeği

Beyaz ayçekirdeği

Bilinen sarı renkli çiçeklerin, pembe, beyaz ya da kırmızıları, çekirdeklerin de beyaz gelişebilen türlari var.Yurt dışında kesme çiçek tüketimin de minyatür türler çok moda.

Yetiştirilmesi basit. İlkbaharda bir gece suda bekletilen tohumlar, ertesi gün 50 cm. arayla toprak yüzeyinden 3-4 cm. derine daldırılıyorlar, üzeri iyi toprakla kapatılıyor, gübreleniyor. Havalar ısındıkça gövde gelişiyor. Ağustos sonunda tohumlaşmaya başlayan 7-30 cm. çiçekler kesime hazır hale geliyor. Biraz ilgisiz kalırlarsa da kuşlara yem oluyorlar.

İki metreye yükselen bitki, temmuz ortasında erken çiçeği kesilirse de yaz sonuna tekrar açabiliyormuş. Ama bu sadece süs için olabiliyor, tohum verebilmesi çok zor…

Bu arada, ilkbaharda yeni yapılmış bahçelerde, çit bitkileriniz cılız ise, aralara, dolsun diye, ayçiçeği dikebilrsiniz. Lütfen dikkat, Ayçiçeği güneş ister, gölgede kalırsa zorlanır, külleme hastalığı ya da yeşil sinek istilasına uğrayabilir!.

Ayçiçeği

Ayçekirdekleri

Ayçiçeği, tohumlarında oleik asit, linoik asit, arashidonik asit gibi doymamış yağlar varmış. B1, B3 ve B6 vitaminlerince zengin çekirdekler, ayrıca, seliloz ve protein taşırlarmış. Son senelerde ayçiçek ve zeytin yağları sağlık açısından çok önemde. Siz bu yağları yemeklerde ya da salatalar’da birlikte kullanırsanız bedeninize büyük yarar sağlarsınız. Tek başına kullanıldıklarında vücuttan atılımları ve faydaları az olabiliyormuş…
Tıbben, ateş düşürücü, göğüs yumuşatıcı özellikte olan çekirdekler Rusya da en yaygın halk ilacı olarak tüketilmekteymiş…

Van Gogh Ayçiçekleri tablosu

Tarihte ayçiçeği figürü Peru, İnka medeniyetlerinde bolca kullanılmıştır. İnka medeniyetinde Güneş Tanrısı’nın sembolü olarak kullanılmış, bitki’de kutsal sayılmıştır. Sanat tarihinde ayçiçeğini sahiplenen ressam, Vincent van Gogh’dur. Ustanın çizdiği bir çok ayçiçekli tablo var. Bu konuda 1888 senesinde çizdiği bir resmini kullanmasam, ona saygısızlık yapmış olurdum.

Murat Pilevneli.

“Van Gogh’a saygı. Ayçiçeği – Helianthus Annuus” için 12 yanıt

Murat bey merhaba, daha önce “Çamların altında” yazınızın altına yazdığım yorum ve sorum vardı, kaç gündür gidip gelip bakıyordum cevap var mı diye. Bu sabah baktım ki silinmiş. Bu kadar gereksiz bir yorummuydu diye düşünüyorum.

Yazılarınızın çok faydalı ve anlaşılır bilgiler olduğunu tekrarlamak isterim. Sorum ise şuydu ; bahçe sahibi olamayan biz doğaseverler için, küçük apartman balkonlarında minyatür bahçeler yapabilmemiz için neler önerirsiniz. Yazılarınızda yetiştirebileceğimiz bitkiler ve balkon dekorasyonuna yer verirseniz çok seviniriz. Teşekkür ederim.

Murat Bey merhaba,
Manolya yetiştirmeye ilgi duyduktan sonra internette tesadüfen rastladığım sitenizi bir süredir ilgiyle takip ediyorum.
Bugün yine hoş bir sürprizle karşılaştım. Ayçiçekleri. Ben şu anda İstanbul’da ikamet ediyorum ama doğma büyüme Edirneli olduğum için ayçiçeği tarlalarının o muhteşem enerjisi içinde büyüdüm. Yazınızda da onları o kadar güzel anlatmışsınız ki, teşekkür etmek istedim size. Boğazımda bir yumruyla beni oralara götürüp getirdiniz.
Bu arada manolya yetiştirme işini ilk kozalaktan tohum çıkartma aşamasından fide haline getirmeye kadar kendi ellerimle yapmak istiyorum. Şu anda kozalaklar oluştu ve sanıyorum ağustos sonunda tohumlar olgunlaşacak ve kızaracak. Benim de bunları alıp ekmem gerekiyor. Doğru mudur? Sitenizden aldığım bilgiler bu yönde. Yanıldığım bir yer yoktur umarım. Beni teyit eder ya da yanlışım varsa doğru yönde yönlendirir misiniz?

Selamlar,

Bahçede defalarca ayçiçeği yetiştirmeye çalışıp her seferinde salyangozlara (kedi-köpek-küşlar vb derken ne salyangozlara karşı ilaçlama yapmak istiyorum, ne de onları birada boğmak 🙂 toprağa kahve posası serpmek bitkilerden uzak durmalarını sağlarmış diye duydum yeni yeni deniyorum)yenildim.

Pes etmek üzereyken, bir fidanlıktan aldığım üç fideyi saksıyla terasa koydum. Bildik bir ayçiçeği beklerken, sürpriz, farklı, katmerli bir türü çıktı karşıma…
(Fotoğrafını yoruma eklemek istedim ama sanırım mümkün değil, o nedenle :
http://an-su.livejournal.com/214000.html )

Neyse buraya kadarı gevezelik, esas mesele, kırmızı ayçiçeği tohumunu Istanbul’da bulabilir miyiz diye sormak istiyordum…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir